Skip to content

Çin Sanayi ve Enformasyon Teknolojileri Bakanlığı, ülkede eylül sonu itibarıyla toplam 690 bin adet 5G baz istasyonu kurulduğunu duyurdu.

Yavaş yavaş hayatımıza girmeye başlayan ve kullanıcılara sıfır gecikmeli yüksek hızlı internet sunmayı vadeden 5G teknolojisi, hala birçok ülkede test ediliyor.
Çin ise söz konusu teknolojiye geçen ilk ülkelerden bir tanesi. Çin Bilgi ve İletişim Teknolojileri Akademisi, geçtiğimiz günlerde ülke genelinde 110 milyondan fazla kişinin 5G abonesi olduğunu açıklamıştı.

690 BİN BAZ İSTASYONU KURULDU
Çin Sanayi ve Enformasyon Teknolojileri Bakanlığı, ülkede eylül sonu itibarıyla toplam 690 bin adet 5G baz istasyonu kurulduğunu açıkladı.
Bakanlık açıklamasına göre bu süre içinde; Beijing, Shanghai, Guangzhou, Hangzhou başta olmak üzere, birçok kentsel bölge 5G kapsama alanı içine alındı.
Çin’in telekomünikasyon işlerinin toplam hacmi ise yılın ilk üç çeyreklik bölümünde yıllık bazda yüzde 18,6 büyüdü ve telekomünikasyon sektörünün gelirleri de aynı dönemde yüzde 3,2 arttı.

Çin, 690 bin 5G baz istasyonu kurduğunu açıkladı

ENERJİ SORUNU VAR
Ülkede şu anda 5G konusunda her şey yolunda gitse de bu baz istasyonlarının harcadığı enerji gelecekte sorun haline gelebilir.
Huawei’nin raporuna göre 5G istasyonları, 4G istasyonlarına kıyasla 3.5 kata kadar fazla enerji tüketiyor. Ülkedeki telekom operatörleri ise enerjiyi en aza indirmek için farklı teknolojiler üzerinde çalışıyor.

Güney Koreli telekomünikasyon devi SK Telecom, kamu idaresi ve güvenlik bakanlığının onayıyla blockchain ile dijital sertifika depolama ve yönetimi için ilk dijital cüzdanını çıkaracağını duyurdu.

NewsTomato’ya göre SK’nın cüzdanı, Güney Kore’de COVID-19 pandemisinden sonra elektronik sertifika ihraç ve dağıtım sistemlerinin kullanımına teşvik eden bakanlığın kendi Government24 dijital sertifika girişimi ile uyumlu.

İsveç’ten Çinli telekomünikasyon devlerine yasak

İsveç tarafından yapılan açıklamada, ülkenin 5G ağının Çinli telekom grupları Huawei ile ZTE’ye yasaklandığı belirtildi. Yasaklama kararının ‘güvenlik gerekçeleriyle’ alındığı açıklandı.

İsveç Posta ve Telekom İdaresi (PTS) tarafından yapılan açıklamada, silahlı kuvvetler ile güvenlik servisi tarafından yapılan incelemenin ardından Çinli şirketlere ait ekipmanların kullanımının ‘ülke güvenliğine zarar verdiği’ kanaatine varıldığı ve söz konusu şirketlerin Ocak 2020’de yürürlüğe giren yasayla uyumlu bir şekilde ülkenin 5G ağından yasaklandığı belirtildi.

Akıllı telefon sektöründe dünya lideri olan Huawei, yeni nesil 5G cihazları konusunda ise dünyada ikinci sırada. Aynı şekilde, Çinli telekomünikasyon şirketi ZTE’nin de 1 Ocak 2025’e kadar mevcut tüm kurulumları kaldırması gerekecek.

Bugün ilan edilen yasak, PTS’nin ülkede 10 Kasım’da başlaması planlanan 5G ihaleleri için dört başvuruyu onayladığını duyurmasıyla birlikte açıklandı. İhaleye kabul edilen şirketlerin ise hepsi İsveç merkezli olan Hi3G Access, Net4Mobility, Telia Sweden ve Teracom.

Çinli telekomünikasyon firmalarını ‘casusluk yapmakla’ suçlayan ABD de, internet altyapısından Huawei’yi çıkarmaları için her fırsatta müttefiklerine baskı yapıyordu.

İsveç’ten önce İngiltere de, Huawei tarafından üretilen ekipmanların yeni 5G ağı içerisinde kullanılmayacağını söylemişti ve ülkedeki şirketlere Huawei’ye ait ekipmanların kaldırılması için 2027’ye kadar süre vermişti.

Aynı şekilde, Fransa da Huawei’ye ait ekipmanlarının kullanımına ağır kısıtlamalar getirmişti.

Japon NTT, iştiraki Docomo’nun hisselerinin tamamını 38 milyar dolara satın almayı planlıyor

Japonya’nın Nippon Telegraph and Telephone Corp (NTT) şirketi, iştiraki cep telefonu şebekesi işleticisi NTT Docomo Inc’in hisselerinin tamamını 4 trilyon yen, yani 38 milyar dolar karşılığı satın almayı planlıyor.

NTT’nin yaptığı açıklamaya göre, satın alma planı şirketin bugünkü yönetim kurulu toplantısında görüşülecek. NTT, Docomo’da sahip olmadığı %34 hisseyi satın almak için piyasa değerinin %30 üzerinde teklif yaptı.

Satın alma hamlesi, Japonya’nın yeni Başbakanı Yoshihide Suga’nın ülkenin en büyük üç mobil ağ sağlayıcısını fiyatları düşürmeye zorlaması sonrasında geldi. Japonya devleti, %34 pay ile NTT’nin en büyük hissedarı konumunda bulunuyor.

Refinitiv verilerine göre, 38 milyar dolarlık satın alma anlaşması bir Japon şirketin yer aldığı en büyük beşinci satın alma anlaşması olacak